1. GÜN : İZMİR - MÜNİH - Prien Am Chiemsee - SALZBURG
İzmir Adnan Menderes Havalimanı Dış Hatlar terminali Sun Express kontuarında saat 06.30’da buluşma. Check in ve gümrük işlemlerinin ardından saat 08.20 de ’da Münih’e hareket. 10.10 da Münih’e varış. Özel aracımıza transfer. Münih şehir turumuzu yapıyoruz. Avrupa’nın en önemli sanat, teknoloji, finans, kültür, inovasyon, eğitim ve turizm merkezlerinden Bavyera eyaletinin başkentidir Münih. Şehir turumuzda ilk durak etrafı müzeler, kiliseler, dükkanlar, kafelerle çevrili, şehrin kalbinin attığı yer Marienplatz, zarif kubbeleri, etkileyici çan kulesiyle ilgi çekici güzelliğe sahip Eski Belediye Binası (Altes Rathaus) görülecektir. Münih denilince ilk akla gelen yapılardan. Şehrin adeta sembolü Yeni Belediye Binası (Neues Rathaus), 14.yüzyıl gotik tarzda inşa edilmiş İsator Kapısı, yine Münih’in simgesi olarak kabul edilen Kral Ludwing’in altın mezarı ve birçok hazinenin sergilendiği Fraunenkirche (Meryemana Kilisesi) görüldükten sonra Prien Am Chiemsee’ye hareket edeceğiz. Klasik Chiemsee treniyle göle doğru yola çıkacağız. Göl kıyısına geldikten sonra teknemize biniyor ve Wersay sarayının bir eşini üzerinde bulunduran Herreninsel Adasına gidiyoruz. Sarayı ve behçesini dışardan fotoğraflama şansımız olacak. Bu arada göl üzerindeki diğer ada Franninsel adasında da Manastırı görme imkanımız olacak. Bu eşsiz doğal güzelliklerden farklı bir güzelliğe doğru yolumuz devam edeceğiz. Doğasıyla, gölleriyle ünlü ve en önemlisi klasik müziğin duayeni Mozart’ın şehri Salzburg’a gidiyoruz. “Sound of music” filmini izlediyseniz Arnavut kaldırımlarıyla St. Peter manastırıyla Mirabell sarayıyla Salzburg kalesiyle ve en önemlisi 1300 yıllarından kalan Mozart’ın doğduğu eviyle ünlü. Avusturya Macaristan İmparatorluğunun ünlü Kraliçelerinden Sisi’ye mal olmuş Salzburg şehrine varıyoruz. Otelimize yerleşme ve geceleme.
2.GÜN: SALZBURG
Sabah kahvaltının ardından Avusturya'nın tam ortasında yer alan 150.000 nüfuslu küçük bir şehri olan Salzburg’u geziyoruz. Peki yılda 5 milyon kişinin ziyaret ettiği Salzburg’u bu kadar cazip kılan nedir? Salzburg, ünlü besteci Mozart’ın sadece doğduğu şehir değil ayrıca yaşayıp en güzel bestelerini yarattığı yer olmasıyla birlikte tarihi binaları ile de görülmeye değerdir. Turumuza UNESCO tarafından Dünya Mirası Listesi’ne eklenmiş Altstadt (eski şehir) bölgesinde yürüyüş yaparak başlıyoruz. Yürüyüşümüz sırasında 9. ve 10. yy kalma binaların halen nasıl dimdik ayakta kaldığına hayret edeceksiniz. Her binanın üzerinde yazan iki tarih göreceksiniz. Bu tarihlerden eski olanı binanın yapılış yılını, yeni olanı ise yenilenme yılını gösterir. Gezimize panoramik olarak Mirabel Sarayının bahçelerini, Salzburg Katedrali ve Avrupa’nın en yüksek kalelerinden biri olan Salzburg kalesini ziyaret ederek devam ediyoruz. Turumuzu tarihin en önemli yapıtlarından biri olan başkanlık sarayını dışardan ziyaret ederek sonlandırıyoruz. Geceleme otelimizde.
3.GÜN: SALZBURG – GÖLLER BÖLGESİ Fuschl am See –Wolfgangsee - St.Gilgen – HALLSTATT- BLED - LUBYANA
Sabah kahvaltısının ardından Avusturya’nın köyleri ve gölleri turumuza başlıyoruz. Avusturya, denize kıyısı olmasa da birbirinden güzel gölleriyle ziyaretçilerine muhteşem manzaralar sunar. Bu göller, manzaranın tadını çıkarmak isteyenlere de Alp Dağları’nın dibinde serin suların keyfini çıkarmak isteyenlere de keyifli anlar yaşatır. Birbirinden güzel manzaralar görüp harika fotoğraf kareleri yakalayabileceğimiz turumuzda; Salzkammergut Göller Bölgesi'nde bölgenin kendine has mimarisi ve eşsiz doğasını birleştiren kasabalarını gezeceğiz. Fuschl am See ve sonrasında Wolfgangsee Gölü kıyısında bulunan St.Gilgen’de yürüyecek, Avusturya’nın en güzel köylerinden biri olan, Dachstein Dağ ile çevrili göller kıyısına kurulmuş UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Hallstatt’ı gezeceğiz. Salzburg şehrine arabayla yarım saat uzaklıktaki olağanüstü sözcüğünün tam olarak anlamını bulduğu göller bölgesi Salzkammergut‘in küçük gölü Wolfgangsee kıyısında St. Wolfgang kasabasını ve St Gilgen geziyoruz. Doğanın bütün renklerini ve canlılığını, tertemiz havayı, insanın ruhunu arındıracak kadar güzel ve etkileyici dingin göl atmosferini deneyimledikten sonra dünyada görülmesi gereken 100 yerden biri olarak geçen Hallstatt’a hareket ediyoruz. UNESCO tarafından dünya kültür mirası listesine eklenen Hallstatt’a finiküler ile 350 metre yukarıdaki gözlem noktasından (skywalk) Hallstat gölünün muhteşem görüntüsünü izleyebilirsiniz. Bir tuz madeninin girişinde yer alan bu panorama noktasında harika bir kahve keyfi ve manzara sizleri bekliyor. Kendinizi bir masalın ortasında gibi hissedeceğiniz Hallstatt'da göl kenarında yapılacak tanıtım ve yürüyüş turu sonrası serbest zamanınız da olacak. Göl kenarında banklarda oturup kuğuları ve dinlendirici, huzur veren manzarayı izleyebilir, ara sokaklarında birbirinden güzel evlerin arasında gezebilir, Hallstat’ın merkezi Market Square’de bölgeye özgü ürünlerin satıldığı mağazalarda alış veriş yapabilirsiniz. Hallstatt gezimiz sonrası buradan ayrılarak 2016 yılında Avrupa’nın en yeşil kenti ödülünü alan Ljubljana’ya hareket ediyoruz. Sosyal medyada fotoğraflarını görüp iç çektiğimiz “Keşke ben de bir gün orada olsam ” diyeceğimiz Slovenya’nın dağlık Alpin Bölgesini ve vadilerini gezmek için Bled’e doğru yola çıkıyoruz. Öncelikle Bled Gölü civarında bir tur yapıyoruz. Bled Gölü’nün ortasında bulunan bir adanın üzerinde yer alan 15.yy.dan kalma St. Maria Kilisesine petna adı verilen küçük tekneler ile gidilmektedir. Ljubljana varışımızı takiben otelimize yerleşme, serbest zaman. Konaklama otelimizde
4.GÜN: LUBYANA- POSTOJNA MAGARASI - LUBYANA
Sabah erken kahvaltının ardından Slovenya’nın dağlık Alpin Bölgesini ve vadilerini gezmek için Bled’e doğru yola çıkıyoruz. Öncelikle Bled Gölü civarında bir tur yapıyoruz. Bled Gölü’nün ortasında bulunan bir adanın üzerinde yer alan 15.yy.dan kalma St. Maria Kilisesine petna adı verilen küçük tekneler ile gidiyoruz. Tekne gezimizin ardından tarihi 11. Yüzyıla kadar uzanan Bled kalesine gidiyoruz. Kale gezimiz sonrası öğle yemeğimizi alacağız. Gezi sonrasında Yaklaşık yarım saatlik yolculuğun ardından Ljubljana’ya varış ve otelimize yerleşme. Akşam yürüyüş gezimizde St. Nicholas Katedrali, Preseren meydanı, Triple köprüsü ve Drangon köprüsü ve Market bölgesi göreceğimiz yerler arasında. Akşam yemeği serbest, geceleme otelimizde.
5. GÜN: LUBYANA – MARİBOR - GRAZ – VİYANA - İZMİR
Sabah kahvaltımızın ardından 08.00 ‘de Lubyana’dan ayrılıyoruz Slovenya’nın kültürünü, özgünlüğünü ve doğasının harikalığını en doğru yansıtan yerlerden biri olan güzel kasaba Kamnik’e hareket ediyoruz. Avrupa’nın bir takım aristokrat ailelerine de ev sahipliği yapan ve orta çağ döneminde Bavyeralı kontların yerleştiği bir yer olmasıyla tanınan kasabayı yürüyerek geziyoruz.ve Stajerska Bölgesi’nin başkenti Maribor’u ziyaret etmek için hareket ediyoruz. Yaklaşık 1,5 saat sürecek yolculuk sonunda varışı takiben panoramik kent gezimizde, şehir surlarının ve ortaçağ kulelerinin kalıntılarını, Belediye Sarayı, Ulusal Kurtuluş Müzesi, Bölge Müzesi ve Maribor Sanat Galerisi, Franciscan Kilisesi, Katedral ve Maribor Sinagogu ile Ana Meydanı görüyoruz. Günün son durağı Avusturya’nın en büyük ikinci şehri ve Osmanlı’nın birkaç kez kuşatmayı denediği ve başarılı olmadığı Graz. 1 saat sürecek yolculuk sonrasında varış. Öğle yemeği molası sonrasında panoramik kent gezimizde UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’nde yer alan Steiermark'daki en önemli Barok saray kompleksi Eddenberg Şatosu’nu dışarıdan görüyoruz. şehrin en ihtişamlı yapısı olan ve İmparatorluk kilisesi olarak anılan Graz Katedrali , İmparator I. Ferdinand'ın son dinlenme yeri olan Mozole, Mozole ile birlikte güzel bir mimari topluluk oluşturan ve ve Avusturya’nın en önemli tarihi yapılarından biri olan St. Catherine Kilisesi,1499'da İmparator Maximilian I için inşa edilen Burg Kalesi, Piskoposluk Müzesi, Şarap ticareti yapan Gottfried Maurer’in isteğiyle 1884’te satın aldığı evin çatısına inşa edilen Saat Kulesi (Glockenspielplatz), İtalyan rönesansının Graz ‘daki ilk örneği günümüzde Steiermark Eyalet Parlamentosu tarafından kullanılan Landhaoushof, Graz'ın en romantik yerlerinden biri olarak kabul edilen ve 1893 ‘te tamamlanan Rathaus (Belediye Binası), Graz'daki en eski kiliselerden biri olarak kabul edilen yapımı 1239 civarında başlayan ve sonunda 1277 civarında tamamlanan Fransiskan Kilisesi, Orta Çağ’da önemli bir ticaret ve takas merkezi olan kentin ana meydanı olarak anılan Hauptplatz, New York’lu sanatçı Vito Acconci tarafından tasarlanan ve 2003 yılında kültür başkenti seçilen kentin en özgün yapılarından birisi olan Mur Adası ve şehrin en eski yapılarından biri olan Graz Saat Kulesi görülecek yerler. Viyana Havaalanına transfer saat 22.20 de İzmir’e hareket . 01.35 de İzmir’e varış ve turumuzun sonu.