İtalya’nın güneyinde Adriyatik kıyısınca uzanan yarıma ada şeklindeki Puglia beyaz şarabı, zeytini, Alberobello'daki Trulli evleri, leziz yemekleriyle İtria Vadisi, oldukça yaşlı ağaçların bulunduğu zeytinlikleri ve alabildiğince uzanan üzüm bağları ile ünlenmiştir. Ferzan Özpetek, bölgedeki Lecce şehrine ‘Serseri Mayınlar’ ve ‘Kemerlerinizi Bağlayın’ filmleriyle tüm sinemaseverlerin dikkatini çekti. Ne dersiniz bu yıl İtalya’da yeni keşiflere çıkma zamanı olabilir mi ?
07 Ekim 2025 , Salı: İzmir – İstanbul – Bari – Polignano A Mare – Lecce
Adnan Menderes Havalimanı iç hatlar terminali THY kontuarında saat 01.10’da buluşuyoruz. Pasaport ve gümrük işlemlerimizi tamamlayıp TK 2355 sefer sayılı uçuş ile saat 03.10’da İstanbul’a uçuyoruz. 04.30’da İstanbul’a varış. Dış Hatlara geçiyor ve TK1445 sefer sayılı uçak ile saat 07.00’de Bari’ye uçuyoruz. Yerel saat ile 08.00’te Bari’ye varış. Uçuşunuz yaklaşık 2 saat sürecektir. Bizi bekleyen aracımız ile Güney İtalya'nın ikinci büyük kenti olan Bari'de panoramik turumuzu yapıyoruz. Teatro Margarita, Teatro Petruzzelli, Palazzo Municipale (Belediye Sarayı), Teatro Puccini, Palazzo del Governo (Hükümet Konağı), Colonna della Giustizia (Adalet Sütunu), Basilica di Santa Sabina, S.Gregoria, Museo Diocesano, S.Marco Kilisesi görülecek yerler arasında. Bari turumuzu eski kentin dar ve dolambaçlı sokaklarından oluşan Orta çağ dokusunu keşfederek tamamlıyoruz. İkinci durağımız Polignano A Mare. Geçimini turizm, tarım ve balıkçılıkla sağlayan bu kasabaya sahil kenarındaki teraslardan baktığınız zaman epik bir filmden sahneler izliyormuş hissine kapılıyorsunuz. Turumuzda; Piazza Vittorio, Emanuel Santa Maria Assunta Kilisesi, Antik Traianus Yolu, Sur Duvarları, Orta çağ sokakları ve seyir teraslarını göreceğiz.Puglia içinde ama bambaşka bir ruha doğru Lecce’ye doğru yol alıyoruz. Burada öncelikli olarak misafirperver halktan bahsetmek gerek. İtalyanların çok sıcak ve yardımsever olabildiklerini burada anlayabilirsiniz. Bütün yolların ana bir caddeye çıktığı ve kaybolmanın neredeyse imkansız olduğu Lecce, Barok tarzı binaları ile ünlü bir şehir. Lecce taşı diye anılan özel bir tür taştan yapılmış yüzlerce yıllık sokakları, tarihi, doğası, canlı sosyal yaşamı, harika denizi ve muhteşem yemekleri ile herkesi etkileyen özel bir yer olarak karşımıza çıkıyor. Bu şehir ayrıca Ferzan Özpetek’in “Serseri Mayınlar” filmine de ev sahipliği yapmıştır. Bu kent Lecce mimarisinin yanı sıra kağıttan yapılan biblolarıyla da ünlüdür. Gezimiz sırasında bu biblolardan satın alma şansımız olacak. Otelimize yerleşme ve serbest zaman. Akşam yemeği. Konaklama otelimizde.
08 Ekim 2025, Çarşamba: Lecce – Otranto – Ostuni - Alberabello
Sabah kahvaltımızı yapıyor ve güneyin Floransası olarak da bilinen Lecce’de sırası ile Piazza Duomo’yu, hayat dolu meydanı Piazza Sant'Oronzo’yu, meydanın tam ortasındaki arkeolojik kazı ile ortaya çıkmış anfi tiyatroyu göreceğiz. Zamanın yavaş aktığı şehirden ayrılmanız pek kolay olmayacak Adriyatik kıyısında bulunan Salento yarımadasının en doğu ucunda bulunan Otranto'ya hareket edeceğiz. Otranto, 1480 yılında Osmanlı İmparatorluğunun 13 ay kadar kısa bir süre elinde tuttuğu ve Fatih'in ölümü üzerine gereken önem verilmeyince geri çekilmek zorunda olduğu ve hala yerel halkın kendiyle bu konuda gurur duyduğu, turkuaz rengi bir denize hakim şirin bir italyan kasabası. Turumuz sırasında Otranto kalesi, Bizans freskleriyle süslenmiş katedrali ve sahil şeridi görülecek yerler arasında olacak. Verilecek serbest zaman sonrası zeytin ve üzüm bağları ile çevrili Adriyatik kıyısına hakim bir tepede kurulu “La Citta Bianca” yani “Beyaz Şehir” olarak adlandırılan, Akdeniz mimarisinin yansıdığı ilginç sokakları ile bir inciye benzeyen Ostuni’ye hareket ediyoruz. Şehrin ana meydanı olan Piazza Della Liberta yani Özgürlük Meydanında bir kahve içimi serbest zaman veriyor ve San Francesco Kilisesi’ni ziyaret ediyoruz. Ardından Via Catterdrale sokağından başlayarak şehri geziyoruz. Serbest zaman sonrası bölgenin medar-ı iftiharı konik çatılı, harçsız örülmüş duvarları, beyaz ve gri renkleriyle 1995 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesinde kendine yer bulan Trulli evleri Alberobello’dayız. Otelimize yerleşme. Akşam yemeği. Geceleme otelimizde.
09 Ekim 2025, Perşembe: Alberobello
Sabah kahvaltı sonrasında Peri masalı Alberobello’yu geziyoruz. Trulli adı verilen bu evlerin kökeni, 16. yy.’a dayanıyor. Kralın koyduğu ağır vergilerden kaçmak amacıyla bu ilginç yapılar ortaya çıkmıştır. Peri masalı Alberobello. Trulli başkenti olarak da biliniyor ve şehrin meydanından durup da ilginç trulli evlerinin olduğu yere baktığınızda sanki tarihe yolculuğa çıkıyorsunuz. Buradaki evlerle ilgili en çok ilgi çeken söz: “Onlar ev değil, yalnızca bir arada duran taşlar!” Vergi almaya gelen memurları ikna etmek için bu cümleyi kullanmışlar zamanında. Çatısı olan her yapıdan vergi alınacağı duyurulduktan sonra icat edilen bu çatı şekli onları hem vergiden kurtarmış hem de zaman içinde tüm Itria Vadisine yayılıp ün kazanarak bölgeyi İtalya’nın en turistik bölgelerinden biri haline dönüştürmüş.. Güney İtalya’nın İtria Vadisindeki en ünlü kasabalardan birisidir Alberobello, sahip olduğu 1,500’den fazla Trulli eviyle turistlerin gözdesi. Alberobello; Güney İtalya’nın İtria Vadisindeki en ünlü kasabalardan birisi ve Trulli eviyle turistlerin gözdesi. Trullolar arasında dolaştıkça dükkanlara girip çıktıkça çok farklı trulli görme şansınız olacak. Akşam yemeği. Geceleme
10 Ekim 2025, Cuma: Matera – Sorrento
Sabah otelde alacağımız kahvaltı sonrasında Güney İtalya’nın Basilicata bölgesinde yer alan UNESCO Dünya Mirası listesindeki Matera’ya hareket ediyoruz. Tüf kayalara oyulmuş olan evler ve kiliselerin bulunduğu bu şirin şehir yapıları nedeniyle de Dünya tarihinin kaya üzerinde yerleşimin devam ettiği en eski şehridir. Tüf kayalık bir bölgede kayalara kazılarak inşa edilen kilise ve evlerden oluşan, dokusu itibariyle Kapadokya’yı anımsatır. Matera’da eski yerleşim yeri olan Sassi de Matera’yı rehberimiz eşliğinde keşfediyor, kayaya oyulan kiliselerden ve evlerden birini ziyaret ediyoruz. Gezimizin can alıcı noktası Sorrento’ya hareket edeceğiz. Yunanlılara göre, Sorrento Körfezi cazibesini bir zamanlar bu sularda yaşamış olan deniz kızlarından almıştır. Bu körfez önce, kıyılarına en güzel villaları yaptıran eski Romalıları, daha sonra Avrupa seyahatleri sırasında buraya mutlaka uğrayan Goethe, Wagner, Nietzsche gibi önemli yazar ve sanatçıları büyülemiştir. Sorrento’da panoramik turumuzu gerçekleştireceğiz. İtalyan hayatının en güzel örneklerini gözlemleyebileceğiniz uzun ve güzel bir gün sizleri bekliyor olacak. Tur sonrası serbest zaman. Bottega Della Tarsia Lignea Müzesinde ahşap eşyaları ve oymacılığı inceleyebilirsiniz. Sorrento’nun en güzel katedrallerinden biri Duomo Katedralidir. İtalyan mimarisinin ince işlerinden biri olan bu katedrali gezebilirsiniz, şehrin en büyük bazilikası, Basilica di Sant Antonino’nuyu görme imkanı bulabilirsiniz. Dillere destan, Pizzeria Auroranın klasik İtalyan pizzalarını, dar ve şirin bir sokakta yer alan gerçek bir trattoriayı deneyebilirsiniz. En iyi limoncelloyu Limonoro’dan satın alabilirsiniz. Otelimize yerleşme. Akşam yemeği ve geceleme
11 Ekim 2025, Cumartesi: Sorrento – Amalfi ve Amalfi Kıyı Kasabaları - Positano - Ravello
Kahvaltı sonrası rehberinizin belirleyeceği saatte toplanıyoruz. Amalfi Kıyı Kasabaları turumuzu iki farklı şekilde gerçekleştirebiliyoruz. Ravello, Amalfi, Positano kasabalarını içeren Amalfi körfezi turuna çıkıyoruz. İlk duraklarımız doğal güzellikleri içinde barındıran Villa Rufolo ve Ravello Kasabası. Daha sonra Amalfi Kıyılarının inci kenti, İtalya’nın en güzide ve büyüleyici noktalarından biri olan Positano’ya doğru hareket ediyoruz. Positano bir dağın yamacında yerleşmiş gerçekten çok keyifli ufak bir kasaba. Otantik, bozulmadan günümüze kadar gelmiş İtalyanların sayfiye adası. Araba yasak. Positano’da kuzey, güney, doğu, batı yok. Sadece aşağısı ve yukarısı var. Emsalsiz kıyıları, beyaz ve pastel renkli evleri, limon kokulu sokakları ve eşsiz manzarası ile Positano’yu unutamayacaksınız. Gün batımında Positano kızıla boyanırken dağa tırmandıkça gördüğümüz manzaraları tarif etmek mümkün değil. 1950ler’de John Steinbeck, Positano’yu bir dergi için kaleme almış. O günden sonra da şehir filmlere, şarkılara konu olmuştur. Son durağımız Amalfi. Amalfi‘nin kuruluş hikayeleri arasında en çok yaygın olanı, şehrin Roma kökenli olduğudur. Costantinopoli’ye giden bir kaç Romalı ailenin, fırtına esnasında sığındıkları bu koyda Amalphia şehrini kurdukları anlatılır. Günümüzde Amalfi deniziyle, eşsiz manzaralarıyla, misafirperverliği ile dünyaca ünlü bir kasabadır. Yöresel seramik atölyelerinin bulunduğu Vietri sul Mare ya da Ravello'yu göreceğiz. Bir çok ünlü film yönetmeninin esin kaynağı olmuş bu emsalsiz bölgeden ayrılıyoruz. Tur sonrası Sant. Agnello’daki otelimize dönüş. Akşam yemeğimiz gala olarak gerçekleşecektir. Geceleme otelimizde.
12 Ekim 2025, Pazar : Sorrento – Capri Adası (Tekne ile) – Napoli - İzmir
Kahvaltı sonrası Sorrento’dan Capri Adasına gitmek üzere yola çıkıyoruz. Limana geldiğimizde hızlı katamaranla Capri Adasına hareket ediyoruz. Orta çağ izlerini göreceğiniz bu adada adeta zamana yolculuk yapacaksınız. Dar sokakları ve limon kokuları arasında yürüyeceksiniz. Küçük dükkanların bulunduğu adadan; el yapımı sandaletlerden, zamanında dünyanın en küçük laboratuvarında Capri çiçeklerinden yapılan parfümlerden ve tüm dünyaya ihraç edilen Capadimonte porselenlerinden alabileceksiniz. Beyaz kiliseyi ziyaret ettikten sonra Augusto’nun bahçelerini ( panoramik ) ve Capri’nin ünlü meydanını görecek ve bilgi alacağız. Bütün bu güzellikleri gezerken ve resimlerken İtalyan mimarisine bir kez daha hayran kalacaksınız. Capri Adasını doyasıya gezdikten sonra feribotla Sorrento’ya geçiyor ve aracımıza transfer oluyoruz. Napoli havalimanına hareket. hareket. TK1880 sefer sayılı uçak ile saat 19.35 da İstanbul hareket. 22.55 varış. TK 2354 ile saat 01.30 de İzmir’e hareket 02.40 de İzmir’e varış. Turumuzun sonu.